2003teki Amerikan işgalinin üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen Irak hâlâ uluslararası gündemin ilk sıralarında yer almaya devam etmektedir. Siyasi, sosyal ve ekonomik ilişkiler bakımından 19. yüzyıl ile 20. yüzyıl arasındaki derin bağlar hatırlanacak olursa, 19. yüzyıl Irakı hakkında yazılmış raporların, günümüz Irakının daha iyi anlaşılmasında büyük önem taşıdığı söylenebilir. Lâyihalar, özellikle de 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, Osmanlı Devletinde vilayetler hakkında bilgi veren önemli kaynaklar hâline gelmiştir. II. Abdülhamidin valilerden istediği lâyihalar çok seyahat etmeyen padişah için önemli bir kaynaktı. Bağdat vilayeti için de birçok lâyiha hazırlanmıştı. Bunlardan birisi de Bağdat Valisi Abdurrahman Nureddin Paşanın 1880 senesinde hazırladığı lâyihadır. Lâyihada beş konu üzerinde durulmaktadır: Bunların en önemlisi asayiş ve güvenliğin olmayışıdır. Bu sorun, eğitim, ziraat, zanaat ve ticaretten oluşan diğer dört meseleyi de doğrudan etkilemekteydi. Aşiret yapısının baskın olduğu Bağdat vilayetinde isyan eden aşiretlere karşı şahin bir tavır sergileyen Abdurrahman Nureddin Paşa, askerî konularda- ki zafiyetin sebeplerini saydıktan sonra alınması gereken tedbirleri sıralamaktadır. Ziraat için çok önemli olan nehirleri ve sulama imkânlarını tetkik eden vali sedlerin ıslahına büyük önem atfetmektedir. Hille, Divaniye ve Kurna bölgelerine yapılacak sedlerle verimli sulama yapılabileceğini, dolayısıyla yeni arazilerin ekime açılacağını, tarım ürünlerindeki hâsılatın artacağını, sonuç olarak da seddin inşası için gerekli olan meblağın çok kısa zamanda telafi edilebileceğini ifade etmiştir. Yolların ve ulaşım araçlarının ıslahı da tarım ekonomisinin ağır bastığı vilayetin gelişimi için önemli görülmektedir. Maarif ve zanaatle ilgili olarak da okul müfredatlarının elden geçirilmesi ve insanların maişetine yardımcı olacak zanaat dallarında eğitim ve eğitmen talep edilmektedir. Lâyihada bu konu başlıklarında detaylı bilgiler İstanbula rapor edilmişse de lâyihanın yazıldığı dönemin sıcak konularından olan Sünnî-Şiî ilişkileri, Irakta tapu dağıtılması gibi konulara değinilmemiş olması da dikkat çekmektedir. Lâyiha Irakın siyasi, sosyal ve ekonomik konularına temas eden içeriğiyle Bağdatın bugünkü problemlerinin tarihî arkaplanını vermektedir.
Ebubekir CEYLAN