Covid-19 nedeniyle zor günler geçirdiğimiz bir dönemde yayına hazırladığımız 48. sayımız oryantalist yazın, şehir tarihi, ben anlatıları ve Walter Benjamin temalı dört makale, Turgut Cansever ve Erich Auerbach temalı iki araştırma notu ve ağırlıklı olarak İslam ve Osmanlı tarihi temalı kitap değerlendirme yazılarından oluşuyor.
Sami Erdem’in kaleme aldığı “Oryantalizmden Anlamaya: İngilizce Literatürde Mecelle Algısı” başlıklı ilk makale İngilizce yazında Mecelle’ye dair oluşan algıyı inceliyor. Osmanlı’da hukukun modernleşmesine dair önemli örneklerden olan Mecelle XIX. yüzyıldan itibaren Avrupalı sömürge güçleri görevlilerinin ilgisini çeken bir eser olmuştur. Sami Erdem, özellikle ilk evrelerde söz konusu literatürün, Mecelle’yi modern Avrupa hukuku karşısında modası geçmiş bir hukuk kitabı olarak ele aldığı tespitinde bulunuyor. Erdem’in burada amacı ilk dönem Mecelle yazınının sonraki dönem çalışmalara etkilerini tespit etmek.
“Tarihsel Kaynaklar, Temsil ve Osmanlı Şehirleri: 937/1530 Tarihli Muhasebe-i Vilayet Defterleri’ni Dönemin Benzeri Kaynakları Arasında Konumlandırmak” başlıklı ikinci makale Yunus Uğur tarafından kaleme alındı. Osmanlı şehir tarihi çalışanlar genellikle tek tek şehirlerin tarihine odaklanmakta, bütün imparatorluk ölçeğinde şehir tarihi yazımına ilgi göstermemektedir. Uğur, bu makalesinde 1530’a tarihlenen Muhasebe-i Vilayet defterlerini söz konusu eksikliğin giderilmesi açısından önemli ve istisnai bir kaynak olarak ele alıyor. Yazar, bu sayede Osmanlı şehirleri arasında benzerlik ve özgünlükler açısından tasnif ve karşılaştırmaların mümkün hale geleceğini düşünmekte.
Üçüncü makale “Translations as Ego-Documents: Notes of Two Ottoman Physicians in the Turkish Translation of Ibn Baytar’s Kitâb Al-Mughnî” başlığıyla M. Fatih Çalışır’a ait. Çalışır, XVII. yüzyılda yaşamış iki hekimin Kitâbü’l-Muğnî’ye düştükleri notları bir ben-anlatısı örneği olarak incelemekte ve bu notlar üzerinden dönemin kültür ve tıp tarihine dair, geleneneksel kaynaklarda bulunmayan yeni bulgulara ulaşmaktadır. Notlar özellikle Kadızadeliler hareketi ve 1672 Kamaniçe Seferi hakkında aydınlatıcı bilgiler sunmaktadır.
Hümeyra Okuyan’ın “Walter Benjamin’in Tarih Fikrinden Bir Devrim Doğurmak: Latin Amerika Örneği” başlıklı makalesi XX. yüzyılın önemli düşünürlerinden Walter Benjamin’in devrim üzerine düşüncelerini ve bu düşüncelerin Latin Amerika devrimlerindeki yansımalarını ele alıyor. Okuyan, söz konusu devrim düşüncesinin, tarih felsefesiyle ilişkisini tespit etmekte ve özne, araç ve zaman olmak üzere üç temel unsurunu Latin Amerika devrimlerine tatbik ederek irdelemektedir.
İki makaleden oluşan Araştırma Notları bölümümüzün “‘Velhasıl Bir Doçentlik Tezi Yazdım!’ Turgut Cansever’in Modern Mimarlığın Temel Meseleleri’nin Hikayesi” başlıklı ilk makalesinde Faruk Deniz, Turgut Cansever’in doçentlik tezine dair tartışmaları, tarihsel ve güncel kaynaklar ışığında aydınlatıyor. Deniz bu makalesiyle Türkiye’de mimarlık düşüncesi ve yükseköğretim tarihine de önemli katkılarda bulunuyor. İsa İlkay Karabaşoğlu’nun “Katechon ile Saga Arasında: Erich Auerbach ve Mimesis” başlıklı makalesi ise yaşamının bir bölümünü Türkiye’de geçirmiş olan Auerbach’ın yakın zamanda Türkçeye çevrilen önemli eseri Mimesis’i tarihsel, siyasi ve dinî bir bağlam içerisinde okuyor.
Kitap Değerlendirmeleri bölümümüz ise İslam ve Osmanlı tarihinin değişik vechelerini ve tarih yazımındaki yeni gelişmeleri inceleyen güncel literatüre dair incelemelerden oluşuyor. Entelektüel tarih, tasavvuf tarihi ve hukuk tarihi incelemeye konu olan kitapların odaklandığı temalardan bazıları.
Evde daha çok zaman geçirdiğimiz bu pandemi günlerinde 48. sayımızın okurlarımıza keyifli bir zaman geçirmesini diliyoruz. Yeni sayımızda buluşmak dileğiyle.