Halâsü’l-ümme’den Necâtü’l-ümme’ye-Osmanlı Siyaset Düşüncesinin Süreklilik Arz Eden Meselelerine Dair Birkaç Not

Kanuni dönemi sadrazamlarından Lutfi Paşa’nın (ö. 1563) Halâsü’l-ümme fî ma‘rifeti’l-e’imme başlıklı risalesi, hilafet için Kureyş kabilesine mensup olma şartını büyük oranda Hanefi fıkıh kitaplarını esas alarak reddetmekte ve Kanuni’nin şahsında Osmanlı sultanlarını meşru halife ilan etmekteydi. İslam siyaset düşüncesi yazarlarını özellikle Abbasi hilafetinin zayıflamasıyla birlikte meşgul eden bu önemli “meşruiyet problemini” çözüme kavuşturduğunu düşünen Paşa’nın bu eseri Osmanlı siyaset yazarları tarafından dikkate alınmış mıydı? Bu sorunun peşine düşen bu çalışma Halâsü’l-ümme’den yaklaşık üç yüz yıl sonra II. Mahmud döneminde, 1 Receb 1247/6 Aralık 1831 yılında nihai halini alan Necâtü’l-ümme fî tâ‘ati’l-e’ime başlıklı müellifi meçhul bir risaleye ulaşmakta ve diğer başka konuların yanında Kureyşilik şartını da tartışan bu risaleyi hem Halâsü’l-ümme risalesiyle ilişkisi açısından hem de yazıldığı bağlamı dikkate alarak tanıtmayı hedeflemektedir.

Özgür KAVAK
Makaleyi indir

Yorum yazın

Yorum yapmak için giriş yapın.